Basına ve Kamuoyuna
Değerli Basın Mensupları,
Bugün Türkiye’nin dört bir yanından, görevi başında katledilen Av. Tahir Elçi’nin yarım bırakılmış sözlerini tamamlamaya geldik.
Öncelikle, Bütün yaşamını, bu coğrafyada insan onuruna yaraşır bir ortamın sağlanması ve insan hakları mücadelesine adayan sevgili Tahir Elçi’yi saygıyla, sevgiyle, minnetle anıyoruz.
Tahir Elçi “kendisi ile adalet arasında tercih durumunda bile adaleti tercih eden” avukatların şaşmaz ölçüsüsü ile hakikatin peşine düştü. Hayatın, hakikat ve adaletle kaim olduğunu bilerek mücadele etti. İnsanla, tabiatla ve tarihle bu değerler üzerinden ilişki kurdu ve bu değerler üzere yaşamını yitirdi.
Ancak üzerinden 132 gün geçmiş olmasına rağmen, Tahir Elçi’nin katline ilişkin soruşturma dosyasında, uğruna yaşamını yitirdiği hakikat ve adalet adına hiçbir mesafe katedilmemiş, bir tek delil ve şüpheliye ulaşılmamış ve dosya sürüncemeye bırakılmıştır.
Bugüne kadar Baroların ve meslektaşlarının faillerin ortaya çıkarılması konusunda gösterdiği olağanüstü çabalar, soruşturma makamlarının ilgisizlik ve kayıtsızlık duvarlarına çarpmış, toplumda oldukça azalan adalet inancı bu tutum karşısında hepten tükenmiştir.
Öncesi ve sonrası ile ülkenin gündemini uzunca süre işgal eden ve sonuçları ile toplum üzerinde derin etkiler bırakacak bu olaya ilişkin, TBMM’de “Tahir Elçi’nin katline yönelik araştırma komisyonu” kurulması önerisi reddedilmiştir. Türkiye’de olağanüstü rejim dönemlerinin karakteri olan faili meçhul cinayetleri bitirme ile övünen siyasal iktidarın, bu komisyonun kurulmasına ret yönünde oy vermesi ile bu iddiasından ne kadar uzak olduğu ortaya çıkmıştır.
TBMM toplum gündemi ile örtüşmeyen gündemi ve bu ve benzeri kararları ile temsil ettiği topluma maalesef yabancılaşmaktadır.
Bu nedenle, Diyarbakır’dan duyulmayan Tahir Elçi’nin sesini duyurmak için buraya, Ankara’ya geldik. Ne demişti Tahir Elçi “Sonuç itibari ile ben Türkiye’de Türk, Kürt ve tüm toplumsal kesimlerinin birlikte ve barışçıl bir şekilde yaşamalarının kaçınılmaz olduğu, Kürt ve Türk toplumunun bu yönde güçlü bir iradeye sahip olduğunun, bu birlikte yaşama zeminine zarar veren türlü eylem ve uygulamadan kaçınılması gerektiğini düşünüyorum.”
Bu bağlamda Tahir Elçi’nin ifade ettiği barışçıl ve demokratik siyaset ile Türkiye’nin sorunlarının çözüm yollarının bulunmasının koşullarından biri Tahir Elçi ve diğer politik cinayetlerin bütün yönleri ile aydınlatılmasıdır.
Yine içinde bulunduğumuz Avukatlar Haftası vesilesi ile Avukatlara mesleki faaliyetleri ve toplum hukukuna ilişkin çalışmaları sırasında yönelen saldırıları ve hukuksuz gözaltı ve hukuksuz tutuklamaları da kınadığımızı belirtmek isteriz.
Bizler Tahir Elçi’nin arkadaşları ve meslektaşları olarak bir kez daha siyasi iradenin ve soruşturma makamının başta ailesine, topluma ve bizlere hakikatı ortaya çıkarma ve adaleti sağlama borçlarının olduğunu hatırlatır, mesleğimize ve meslektaşlarımıza dönük bu saldırılara karşı sessiz kalmayacağımızı da kamuoyuna saygı ile duyururuz.
ADIYAMAN BAROSU AĞRI BAROSU BATMAN BAROSU
BİNGÖL BAROSU BİTLİS BAROSU DERSİM BAROSU
DİYARBAKIR BAROSU HAKKÂRİ BAROSU IĞDIR BAROSU
KARS-ARDAHAN BÖLGE BAROSU MARDİN BAROSU MUŞ BAROSU
SİİRT BAROSU ŞANLIURFA BAROSU ŞIRNAK BAROSU
VAN BAROSU